top of page
  • Yazarın fotoğrafıcingiler

Anime izlemenin faydaları:Yeni bir kültürle tanışırsın.Hafiften Japonca'dan çakmaya başlarsın.Bir süre sonra yeni bir bağımlılığın olur.Yavaş yavaş gerçek insanlardan tatmin olmamaya kendini animeye vermeye başlarsın.Bir süre soğursun.Sonra tekrar başlarsın,kısır döngüye girer.Zevkin gelişir,daha az ama daha doğru animeler izlersin.Sonra her bulduğun animeye saldırırsın,bir bakmışsın animeist olmuşsun.İnternette gördüğün animelerle ilgili eşyalara özenirsin,elinden geldiğince almaya çalışırsın *abartırsan benim gibi L modunda gezebilirsin* ,sonra bir bakmışsın hayatın iyice değişmiş ve sen çok daha farklı ama farklılaştığın kadar daha iyi bir insan olmuşsun.

-@ecemus-

Love isn’t perfect. It isn’t a fairytale or a storybook. & it doesn’t always come easy. Love is overcoming obstacles, facing challenges, fighting to be together, holding on & never letting go. It is a short word, easy to spell, difficult to define, & impossible to live without. Love is work, but most of all, Love is realizing that every hour, every minute, & every second was worth it because you did it together.(15 Şubat tarihinde,saat 15.32'De-bizim saate göre mi yazılmış,onlara göre mi bilemiyorum- yazılmış harika bir yazı,kaybettiğimiz bir arkadaştan)

  • Yazarın fotoğrafıcingiler


Zihnim:

Endoplazmik retikulum         BİRGün yolda endoplazmik retikulum elinde mitokondri dergisiyle yürüyormuş,dergide

Stoplazma                  kofulun maceraları yazıyormuş,kofulun maceralarında koful sevgilisi golgi cisimciğiyle yolda

Mitokondri  gezerken  kötü adam lökoplastın proteinleri etraflarını sarmış ve demişler ki “miyav” sonra onlar da demiş ki “biz sevgiliyiz taam mı?” sonra onlar kavga etmeye başlamışlar lökoplastın adamlarından kurtulmaya çalışan koful… 

Koful      derken kuşun biri derginin ortasına pislemiş,endoplazmik retikulum bu duruma çok kızmış ondan sonra yoldan geçerken  karşıdan gerçek bir golgi cimciğinin zincirini koparmış bir hayvan gibi kendisine doğru koştuğunu görmüş

Golgi cisimciği o kadar çığırtkan ve bağırıcıymış ki endoplazmik retikulum “hay bin golgi” demiş sonra aklına erkek

Lizozom arkadşı lizozom gelmiş,hemen onu aramış ve demiş ki “kanka gel burada golgi var” kankası hemen sindire

Lökoplast sindire gelmiş sonra koşarken gökten Snake nanobotu düşmüş,patlamış sonra bunlar arap iükrüye gitmişler

Kromoplast arap şükrüde safra kesesi bunları karşılamış ve demiş ki gelin sizle sitoplazma içelim,endoplazmik retikulum

Kloroplast da lizozom da hayır mesai saati içmiyoruz demişler sonra karşılarına güzeller güzeli taş gibi bi elektron çıkmış

Elektron bunlar da sürekli protongülün suçu ne izledikleri için ağlayıp kaçışlar ışık hızında ,yolda yürürken karşılarına iki tane çuval çıkmış birinde zeka yazıyor birinde moronluk yazıyor koful moronluğu almış endoplazmik retikulum da zekayı

Nötron sonra hepsi ölmüşler ve süpürülmüşler sonra gökten on iki elma düşmüş biri benim ağzıma biri kofulun biri senin biri yanındakinin biri de kuarkların diğeri de endoplazmik retikulumun başınaaa geri kalan bilmemkaçtaneyi de yayınevi ne nötrinolar için ücret olarak verdik.

Kuark

Proton

Nötrino

bottom of page