Bir savaşı kaybetmişsin, toprağından, ülkenden sürülmüşsün; donemezsin, seni alacak kimse yok o topraklarda; "işgal" edilmemiş, onların olmuş ve sen oturmuş " doğduğum toprakları bir başkası daha mı işgal edecek şimdi de?" diye korkuyorsun. Turist vizesi bulursan şükret, çünkü bu noktada daha fazlası sadece yaptığın diyaspora edebiyatının yersizliğinde yaşayabilir sadece. "Sapienti quaevis terra patria", "Heel de aarde is je vaderland.". Heel de aarde is je vaderland. Git ve başka bir yerde yaşa! Peşinden gelen şehir (hatta şehirler) , ne geride bıraktığın aynı yer ne de dönsen kaldığın yerden devam edeceksin. Zaman geçiyor, şehir değişiyor ve dönüş daha da zorlaşıyor. Hem vatan nedir ki zaten, üstüne anlan yüklenmiş anılarla dolu bir toprak parçası... Yaşananlar ve kendine söylenen yalanlar olmasa kim uğraşırdı ki bir yere "vatan", "memleket" demeye; içinde oradan bir parçayı taşımaya? Bırak hepsini. Gerçeği gör ve yaşayabileceğin yeni bir hayat ara: Unutma ki, her yer memleketin olabilir
ve bir başkası da sevdiğin.
*: Aklı olana tüm dünya vatandır.
Comments